Yazılım dünyasına ilk adım attığımda elimde sadece bir merak vardı. Hangi dilden başlayacağımı bilmiyordum; HTML mi, Python mu, C mi? Ama sonradan anladım ki önemli olan dil değil, mantık. Kod yazmak bir dil öğrenmek değil, düşünme biçimini değiştirmekti. Eğer başlamak istiyorsan, küçük bir proje seç: bir web sayfası, basit bir oyun ya da otomasyon. Ve sakın “hazır değilim” deme. Kimse hazır başlamaz, ama herkes başladıkça hazır hale gelir.
Zamanla fark ettim ki yazılım sadece kod yazmakla ilgili değil, problem çözme alışkanlığıyla da ilgilidir. Her “bug” aslında seni daha iyi düşünmeye zorlar. Bazen bir satır kodu çözmek saatler sürebilir ama sonunda kazandığın şey sabır ve sistematik düşüncedir. Bu beceriler sadece bilgisayarda değil, hayatın her alanında işine yarar.
Bir de en önemlisi, topluluk. Kod yazarken yalnız olduğunu sanırsın ama aslında milyonlarca kişi seninle aynı sorunları yaşıyor. Forumlar, açık kaynak projeler, YouTube dersleri… Hepsi seni bir adım ileri taşır. Yani yazılım öğrenmek, sadece bireysel bir yolculuk değil, büyük bir ekosisteme katılmaktır.

